Cengiz Çandar: Türkiye’nin en büyük şansı Öcalan’ın İsrail karşıtı olmasıdır

İsrail-İran savaşı 6. gününde…

Netanyahu’nun amacında hem İran’ın nükleer tesisleri hem de İran rejimi var.

İran ise İsrail’e verebileceği azamî ziyanı verirken rejimini korumak peşinde.

‘TERÖRSÜZ TÜRKİYE’ PROJESİ DEĞER KAZANDI

Bu süreçte ise Türkiye’nin iç birliği sağlamlaştırmak için attığı somut adımlar meyvesini vermeye başladı.

Terör örgütü PKK’nın Abdullah Öcalan’ın silah bırakma davetine olumlu karşılık vermesiyle hızlanan ‘Terörsüz Türkiye’ projesi yanı başımızda cereyan eden çatışmalarla birlikte büyük bir önem kazandı.

YAŞANANLARI DEĞERLENDİRDİ

DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çandar, Medyascope YouTube kanalında İsrail- İran çatışmalarını ve ‘Terörsüz Türkiye çalışmalarını kıymetlendirdi.

“BU SAVAŞI BEKLEMEZDİM”

Cengiz Çandar, “Beş gün evvel artık yaşadığımız haliyle bu türlü bir savaşı bekliyor muydun tam bu vakit diliminde diye sorarsan hayır derim” dedi.

“TÜRKİYE İÇİN EN BÜYÜK TALİH ÖCALAN”

Bu süreçte Türkiye için Abdullah Öcalan’ın kıymetli rol üstlendiğini söyleyen Çandar, “Abdullah Öcalan’ın İsrail zıddı olması Türkiye için en büyük şans” ifadelerini kullandı.

“İÇ ÇEPHEYİ BİRLİKTE GÜÇLENDİRELİM”

Çengiz Çandar açıklamalarında şunları söyledi:

Türkiye için en büyük baht Abdullah Öcalan’ın İsrail tersi olması. Bu içinde bulunduğumuz süreci harekete geçiren en kıymetli nedenlerden biri, Türkiye’deki karar vericinin Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli ikisi bilhassa Bahçeli diyelim, 7 Ekim 2023 sonrası bölge okumasıyla, Kürtlerin Orta Doğu’da bir aktör haline geldiği, en büyük kısmını Türkiye’de olduğu, Suriye’de durumun ne formda evrileceğinin netleşmediği bir ortamda, Kürtlerin bir İsrail-Amerika kartı olarak Türkiye’ye karşı kullanılabileceği, münasebetiyle bunu ortadan kaldırmak için ‘iç cepheyi güçlendirelim, bin yıllık Kürt-Türk kardeşliğinden kelam edelim, terörsüz Türkiye diye tanımladığımız amaca hakikat PKK’nin silahlara son vermesi ve kendini feshetmesiyle birlikte bir birlik ortamı yaratalım.’ Muhakkak ölçülerde İsrail ve hatta Amerika’ya karşı bir defansif mantık vardı bunda.