Nöbetçi Eczaneler
Türkiye’de toplumsal güvenlik sistemi sıhhatte kıymetli bir yükü omuzlarken, geri ödeme kapsamı dışında kalan hayati ilaçlar vakit zaman hastaları ve yakınlarını zorluyor.
Ancak mahkemeler, bu üzere durumlarda bireyin ömür hakkını önceleyen kararlar verebiliyor.
İzmir’de görülen bir dava da, devletin anayasal yükümlülüklerini hatırlatan dikkat alımlı bir örnek oluşturdu.
HER KÜRDE 115 BİN TL ÖDEMEK ZORUNDA KALDI
İzmir’in Karşıyaka ilçesinde yaşayan 75 yaşındaki C.A., yaklaşık 1,5 yıl evvel cilt kanseri teşhisi aldı.
Doktorunun reçete ettiği, lakin Toplumsal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) geri ödeme listesinde bulunmayan ilaç için her kürde 115 bin lira ödemek zorunda kalan C.A., devayı yargıya başvurmakta buldu.
MAHKEME: İLAÇ BEDELSİZ KARŞILANMALI
İzmir 1. İş Mahkemesi, hastanın başvurusunu haklı buldu.
SGK’nın ilaç bedelini hiçbir kesinti yapmaksızın karşılaması gerektiğine hükmetti.
Kararda, Anayasa’nın 56. hususu hatırlatılarak devletin sıhhat hizmetini kesintisiz sağlama yükümlülüğü vurgulandı.
“SOSYAL DEVLET ANLAYIŞIYLA UYUMLU BİR KARAR”
Tüketici Konfederasyonu Hukuk Komitesi Üyesi Avukat Mustafa Kaptan, hastanın geçmişte de akciğer kanseri geçirdiğini ve tekrar kemoterapiye dayanacak gücü olmadığını belirterek şu açıklamayı yaptı:
“Hasta ayağından iki parmağını kaybetti. İki doz ilacın fiyatını cebinden ödedi. Mahkeme, bu fiyatın iadesiyle birlikte kalan dozların da SGK tarafından karşılanmasına karar verdi. Bu karar toplumsal devlet anlayışıyla da uyumludur. Benzeri durumda olan hastalara da emsal olmasını umut ediyoruz.”