Türk müziğinin unutulmaz sesi Müslüm Gürses, 2013 yılında akciğer ve kalp yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetti.
Sanatçının ömür hikayesi, 26 Ekim 2018’de vizyona giren ve gişe rekortmeni olan “Müslüm” sinemasıyla beyaz perdeye taşındı.
Ancak sinemanın gişe başarısına gölge düşüren bir hak çabası, perde ardında yıllarca sürdü.
YILLARCA SÜREN SENARYO DAVASI
Yapımcı Mine Şengöz ile senarist Yıldız Bayazıt, “Müslüm” sinemasının kök hikayesinin ve senaryosunun kendilerine ilişkin olduğunu tez ederek sinemanın üretimcileri Mustafa Uslu, ICNN İmal ve Dijital İmal Meskeni Reklam şirketine karşı dava açtı.
KARAR 9 YIL SONRA ONANDI
Avukat Hande Fırat’ın hazırladığı dava dilekçesinde, müvekkillerin yazdığı hikaye, karakterler ve diyalogların sinemada yüzde 80 oranında birebir kullanıldığı belirtildi. “Filmin ruhunu oluşturan her bir karakter müvekkiller tarafından kaleme alındı” denilirken, hem ön ve art jenerikte hem de tanıtım gereçlerinde isimlerine yer verilmemesi münasebet gösterildi.
Yıllar süren dava boyunca yazılı dokümanlar ve eksper raporlarıyla eser sahipliği tekrar tekrar ispatlandı.
Nihayet 9 yıl sonra Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, lokal mahkemenin kararını onadı.
“YARGITAY HAK İHLALİNİ ONAYLADI”
Yargıtay’ın katılaşan kararında, Mine Şengöz’ün sinemanın tretman sahibi olduğu, Mine Şengöz, Yıldız Bayazıt ve muharrir Hakan Günday’ın senaryo sahipleri olarak kabul edilmesine hükmedildi.
Basın bülteninde yapılan açıklamada, “2018’de vizyona giren sinemada eser üzerindeki haklarımız gasbedildi. Dokümanlarla ve uzman raporlarıyla desteklenen davamız 9 yıl sonra sonuçlandı. Yargıtay, hak ihlalini onayladı.” denildi.
Kararla birlikte, gişede büyük muvaffakiyet elde eden “Müslüm” sinemasının gerçek yaratıcıları, yıllar sonra hukuk önünde isim hakkını kazandı.