Nöbetçi Eczaneler
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik taarruzlarıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. 7 Ekim 2023’ten bu yana süren çatışmalarda 61 binden fazla Filistinlinin hayatını kaybetmesine karşın soykırım argümanlarını reddeden Netanyahu, “Gazze’nin tüm nüfusunu ortadan kaldırmak bizim için güç olmazdı ancak biz bunun aykırısını yaptık” dedi.
“SİVİLLERİ ŞUURLU OLARAK AMAÇ ALMADIK”
Amerikan Fox News televizyonuna röportaj veren Netanyahu, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü askeri operasyonların kapsamına ait soruları yanıtladı. Milletlerarası kamuoyunda artan “soykırım” suçlamalarıyla ilgili konuşan Netanyahu, İsrail ordusunun şuurlu halde sivil nüfusu maksat almadığını savundu.
“GAZZE’DEKİ HERKESİ ÖLDÜREBİLİRDİK”
“Eğer biz hakikaten soykırım yapıyor olsaydık, bu çok başarısız bir soykırım olurdu” ifadelerini kullanan Netanyahu, Gazze’deki tüm nüfusu yok edebilecek kapasitede olduklarını lakin bunu yapmadıklarını tez etti. İsrail Başbakanı, “Biz bunun yerine insani yardım geçişlerine müsaade verdik, sivillerin tahliyesi için koridorlar açtık” diye konuştu.
61 BİNDEN FAZLA FİLİSTİNLİ ÖLDÜ, 150 BİNDEN FAZLASI YARALANDI
Ancak Gazze’deki Sıhhat Bakanlığının paylaştığı resmi bilgilere nazaran, 7 Ekim 2023’ten bu yana düzenlenen akınlarda büyük çoğunluğu bayan ve çocuklardan oluşan 61 bin 258 Filistinli hayatını yitirdi. Yaralananların sayısı ise 152 bin 45’i aştı.
UCM TARAFINDAN “SUÇLU” BULUNDU
Netanyahu’nun açıklamaları, bilhassa sivillerin amaç alındığına yönelik evraklar ve tanıklıklar eşliğinde yürütülen milletlerarası soruşturmaların devam ettiği bir periyotta geldi. Birleşmiş Milletler ve Milletlerarası Ceza Mahkemesi üzere kurumlar, bölgede işlenen savaş kabahatleri ve insan hakları ihlallerine ait çeşitli raporlar yayımlamış, İsrail idaresini milletlerarası hukuku ihlal etmekle suçlamıştı.
İSRAİL ATAKLARI VE ABLUKA, GAZZE’Yİ YAŞANMAZ HALE GETİRDİ
İsrail’in askeri operasyonlarının yarattığı insani yıkım, Gazze’nin temel altyapısını neredeyse büsbütün kullanılmaz hale getirirken, bölgede pak suya, besine, sıhhat hizmetlerine ve barınmaya erişim büyük ölçüde imkânsız hâle gelmiş durumda.
Netanyahu’nun, askeri operasyonları savunmak ismine sarf ettiği bu kelamların, İsrail hükümetinin memleketler arası arenada artan baskılarla nasıl başa çıkmayı planladığına dair soru işaretlerini de beraberinde getirdi. Röportaj sonrası pek çok insan hakları örgütü ve siyasi yorumcu, kelam konusu açıklamaları “sorumsuz ve çelişkili” buldu.
